Şile escort sabahları her zaman aynı sessizlikle başlardı. Sokaklar, dalgaların kayalıklara vurduğu o tanıdık sesle uyanırdı. Genç kadın, yani Derya, küçük penceresinden dışarı bakarken derin bir nefes aldı. Bu kasabanın götten veren sessizliği bazen ruhunu rahatlatıyor, bazen de yalnızlığını daha da büyütüyordu. Hayatın acımasız yüzüyle genç yaşta tanışmış, ailesinden göremediği sevgi onu istemediği bir yaşamın içine sürüklemişti. İnsanların “hayat kadını” diye etiketlediği kimlik, aslında çaresizliğin ve hayatta kalma mücadelesinin bir sonucuydu.
Derya’nın kaldığı ev küçüktü; duvarlarında rutubetin izleri, perdelerinde solmuş renkler vardı. Ama yine de onun sığınağıydı. Geceleri çoğu zaman vip escort uyku tutmaz, sabaha kadar dışarıdan geçen arabaların sesini, denizden gelen rüzgârın uğultusunu ve kalbinin başarısız olmamaya çalışan ritmini dinlerdi. İçinde hep bir korku, bir tedirginlik, fakat aynı zamanda derinlerde bir yerde hiç kaybolmayan bir umut bulunurdu.
Her sabah yaptığı tek şey sahile gitmekti. Dalgaların kıyıya çarpışını izlemek ona huzur verirdi. Çünkü deniz, tıpkı kendisi gibi sürekli darbeler yiyor ama yine de geri çekilip güç toplayarak yeniden geliyordu. “Belki ben de bir gün böyle güçlenirim,” diye düşünürdü.
Şile escort yaşayan herkes onu tanır ama çok azı gerçekten görürdü. Çoğu insan onun hikâyesini bilmeden yargılamış, onu olduğu gibi kabul etmek anal seven yerine uzak durmuştu. Ama bir gün bu kasabada sessizce çalışan biri onu fark etti. Sahil kenarındaki eski çay bahçesinin sahibi olan yaşlı kadın, Emine teyze… Yüzünde yılların izleri, bakışlarında ise sıcak bir şefkat vardı.
Bir yanıt yazın